By Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, krizlerin faturasının işçiye kesilmemesi, insan onuruna yaraşır bir çalışma ortamı, teminatlı, takımlı istihdam ve kamu işçi sistemi ile vergide adalet için bir ortaya geldiklerini bildirdi.
Memur-Sen ve bağlı sendikaların üyeleri, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü hasebiyle Anıtpark’ta düzenlenen kutlama programında bir ortaya geldi.
Güvenlik önlemleri kapsamında polis bariyerleriyle çevrilen alana “Grev hakkı istiyoruz”, “İnsanca ömür için hak, emek, adalet”, “Vergide adalet” üzere pankartlar asıldı.
Polisler tarafından üstleri aranarak alana giren vatandaşlar, ellerinde “1. dereceye 3600 verilsin, ayrım sona ersin”, “4688 güncellensin, milletlerarası normlara uyumlu hale getirilsin” yazılı dövizler taşıdı.
“Alın terinin bedelini savunmak için buradayız”
Kur’an-ı Kerim’in okunmasıyla başlayan programda konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 13 yıl sonra 1 Mayıs’ı tekrar Ankara’da kutladıklarını belirterek, bütün işçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutladı.
1 Mayıs’ın, kardeşliğin, birliğin, emeğin, dayanışmanın günü olduğunu söz eden Yalçın, “Gelir dağılımında adalet için haykırmak, alın terinin pahasını savunmak için buradayız. Krizlerin faturasının işçiye kesilmemesi, insan onuruna yaraşır bir çalışma ortamı, teminatlı, takımlı istihdam, adam üzere sendika yasası, gerçek düzgün kamu işçi sistemi için ve vergide adalet için buradayız.” dedi.
Yalçın, bugün yalnızca emek ve ekmek için değil, insan onur ve haysiyetini savunmak için de toplandıklarını vurgulayarak, emperyalistlerin, Türkiye’nin yakın coğrafyasına demokrasi vaadiyle kan, gözyaşı, vefat ve soykırım getirdiğini söyledi.
” Gazze, dünyanın en büyük toplu mezarına dönüştü”
Gazze’de İsrail ve ABD’nin soykırım yaptığına dikkati çeken Yalçın, Gazze’nin, dünyanın en büyük toplu mezarına dönüştüğünü söz etti.
Yalçın, Gazze için hükümetlerden kınama değil, ambargoyu yıkacak, soykırımı durduracak bir irade beklendiğini kaydederek, memleketler arası toplumun ve İslam ülkelerinin bu soykırımı durdurmak için neyi beklediğini sordu.
Gündüz jenerasyonu programlarına “sıkı yaptırım” talebi
Aile probleminin, beka sorunu olduğunun altını çizen Yalçın, “Aile tarifi değişsin, ailenin evlilik yoluyla bayan ve erkekten oluştuğu anayasal garanti altına alınsın.” talebinde bulundu.
Aileyi kriminalleştiren, mahremiyeti yok eden, sapkınlığı özendiren gündüz nesli programlarına, dizilere, dijital yayın platformlarına, toplumsal medyaya sıkı yaptırımların getirilmesi talebini lisana getiren Yalçın, çalışanların aile bütünlüğünün sağlanması, aile ve çocuk yardımlarının sembolik olmaktan çıkarılması, doğum ve süt müsaadelerinin müddetinin artırılması, kreş imkanının sağlanması, Aile Dostu Vergi Siyasetine geçilmesi davetinde bulundu.
“Masada çözülebilir meseleler”
Yalçın, enflasyonun düşürülerek, fiyat istikrarının sağlanması gerektiğini belirterek, enflasyonun nedeninin sabit gelirliler olmadığını kaydetti.
Yalçın, 8. Devir Toplu Kontrat sürecinin yaklaştığına işaret ederek, “Önümüzde 8. Periyot Toplu Mukavele süreci var. Bütün bu sorunlar masada çözülebilir sorunlar. Lakin mevcut toplu mukavele sistemi buna müsaade etmiyor. Toplu pazarlık mühleti meseleleri çözmeye yetmiyor. Hakemin yapısı ne memura şifa, ne de adaletsizliğe deva oluyor. Emeğimizin patent hakkı yok, alın terimiz herkese peşkeş çekiliyor. Bu çarpıklık düzeltilmeli, adam üzere bir toplu kontrat yasası olmalı, adam üzere bir masa kurulmalı.” sözlerini kullandı.
4688 sayılı Kamu Vazifelileri Sendikaları Kanunu’nun değişmesi gerektiğini aktaran Yalçın, Kamu İşçi Sisteminin mevcut haliyle sorun ürettiğini belirtti.
Yalçın, “Kamu İşçi Sistemi’nin de kesinlikle revizyona muhtaçlığı var. Kamuda fiyat, unvan, yetki, sorumluluk skalası bozuldu. Bu durum, çalışma barışını tehdit ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“Kadrolu istihdam temel olmalı, mülakata son verilmeli”
Ücret dengesizliklerinin güçlü bir kamu işçi sistemi revizyonuyla ya da kâfi bütçe ayrılarak faal bir toplu kontrat düzeneğiyle düzeltilebileceğini söz eden Yalçın, taleplerini şöyle sıraladı:
“Sözleşmeli istihdam yerine takımlı istihdam temel olmalı. Mülakata son verilmeli. Maaş sistemi sadeleşmeli, fiyat skalasındaki çarpıklık düzeltilmeli. En düşük emekli maaşı taban fiyatın üstüne çıkarılmalı. Seyyanen artırım emeklilerin de hakkıdır, onlara teslim edilmeli. Emeklilik sistemi sürdürülebilir bir tabana oturtulmalı. 1. dereceye 3600 ek gösterge vaadi hayata geçirilmeli. Mühendislik Meslek Kanunu çıkarılmalı, akademik artırım dahil kamu vazifelilerinin fiyatları güzelleştirilmeli. Yardımcı hizmetler sınıfı lağvedilmeli, genel idari hizmetler sınıfına geçirilmeli. Engelli kamu vazifelilerinin yaşadığı problemler çözülmeli. Kamuda misyonda yükselme sistemi, unvan değişikliği imtihanları bir sisteme bağlanmalı, keyfekeder yapılmamalı. Kamu görevlilerine de bayram ikramiyesi verilmeli.”
Yalçın, konuşmasının akabinde, sendika liderleriyle üyelerine kırmızı karanfil dağıttı.
Memur-Sen’in 1 Mayıs bildirisinin okunmasının akabinde program sona erdi.
