By 1980 öncesi devirde Ordu ili Fatsa’nın belediye başkanı Fikri Sönmez, ölümünün 40. yılında da unutulmadı. Yapılan askeri operasyonla misyonundan alınan ve 4 Mayıs 1985 tarihinde, cezaevinde ömrünü yitiren Fikri Sönmez, yalnızca 9 aylık belediye başkanlığı devrinde hafızalara kazındı.
Terzi Fikri, Devrimci Yol kümesine bağlı olarak 1979 yılında bağımsız girdiği belediye ara seçimlerinde belediye başkanı olarak seçildi.
Fatsa’da sosyalist bir idare kurduğu gerekçesiyle, 12 Eylül askerî darbesine giden süreçte yapılan bir askerî operasyonla vazifesinden alındı, azap gördüğü cezaevinde 47 yaşındayken geçirdiği kalp krizi sonucu ömrünü yitirdi.
SAADET PARTİLİ İSİM MEZARINA GELDİ
Terzi Fikri’nin vefatının 40. yılında dikkat cazibeli bir olay yaşandı. Saadet Partisi Genel Yönetim Şurası üyeliği de yapan Muammer Bilgiç Terzi Fikri’nin kabri başına geldi.
Bilgiç mezar başında şu tabirleri kullandı:
“-Dün Sırrı Süreyya Öncü’yü kaybettik. Takvime bakıyordum bu coğrafyada neredeyse her güne bir ya da birden çok anma düşüyor. 19 Mayıs 1919’un 106 yılı, 23 Nisan 1920’nin 105. yılı 29 Ekim’in 102. yılı ancak 102 yıllık tarihe baktığımızda sıkıyönetimler var, kayyumlar var, siyasi yasaklar var parti kapatmalar var idamlar var azaplar var.”
“- Etrafımıza bakıyorum. insan için tek hudut var. Biyosfer lakin haritalara sonlar çizilmiş. Sanıyorsunuz ki o sonlar ülkeler ortası sonlar lakin o hudutlar yalnızca fakirleri sınırlıyor. Kuşlar geçiyor kelebekler geçiyor. Dolar euro geçiyor lakin fakir beşerler geçemiyor. Birileri kendi cenneti için diğerlerinin hayatını cehenneme çeviriyor. Birileri de şuna inanıyor dünyayı hoşluk kurtaracak. Ben fikri sönmez üzerine çok fazla okuma yaptım.
‘FATSA DEYİNCE AKLIMA TERZİ FİKRİ GELİR’
“- Annem Fatsalı çocukluğum ve sonrasında Fatsa denince akla Fikri sönmez geldi. Okumalar yaptım neden bunlar oldu. Bir insan kentte o kentin sakinlerinin idarenin paydaşı yaptığında kentteki pulların bedelini değişim değişi ile boğmak isteyenler bundan rahatsız oluyor. Birileri insanları yalnızca sömürmek kullanmak kendi cennetleri için bir araç haline getirmek istiyor. Birileri de diyor ki rengi lisanı inancı mezhebi farklı da olsa yaşama hakkı vardır diyor. Ben Fikri Sönmezden bunu gördüm.”
