By Ressam Akın Ekici’nin süprematik fraktal fotoğraflarından oluşan “Supremacy In Fractals: Unfinished Things” standı Galeri Işık Teşvikiye’de açıldı.
Serginin küratörü Prof. Dr. Uğur Batı, standa ait AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 3 yıldır birlikte çalıştıkları Akın Ekici’nin memleketler arası bir ressam olduğunu daha evvel de yurt içi ve yurt dışında stantlar açtığını söyledi.
Fraktalın tabiatta bulunan geometrik bir doku olduğunu lisana getiren Batı, “Mesela bir çınar yaprağına baktığımızda, çınar yaprağının ortasında bir kılcal damar görürsünüz. O kılcal damar mikroskopta büyütüldüğünde bir benzerini mikroskopta görürsünüz. Bir nevi güya kendisini aşikâr sayıda tekrarlıyormuş üzere. Aslında tabiattaki bütün önceler birbirinin tekrarı üzere. Fraktalı felsefi açıdan yorumlarsak aslında hayatın kendisi de fraktal.” dedi.
Sanatçının tabloları spatulayla resmettiğine işaret eden Batı, “Birçok renk armonisi çizen ressamda kalın spatula tesirlerini görürsünüz lakin Akın Ekici çok ince çizimler yapıyor. Yani spatulayla formlar oluşturuyor. Yalnızca dokular değil, haller oluşturuyor. Bazen sarmal fraktaller var, yani merkezden etrafa yanlışsız açılan. Bazen de etraftan merkeze yanlışsız inen yahut bir merkezi perspektifi olan lakin kenara, sağa, sola, üstte, alta gerçek açılan fraktal dokular var. Hepsi fraktal mantıkla çizilmiş.” değerlendirmesinde bulundu.
Batı, izleyicinin stantta hoş dokular göreceğini, eserler katmanlı olduğu için fraktal yapıların daha çok muhakkak olduğunu belirterek, “Galeri Işık da çok hoş bir stant alanı, Nişantaşı duvarı metrelerce halkın yürüyüşüne açık bir alan. Yapıtların görünümlerini dışarıya da verdik. Orada o parlamaları güneşle birlikte görüyorlar.” diye konuştu.
Sergi ismine Unfinished Things yani “Bitmeyen Şeyler” sözünü eklediklerini hatırlatan Batı, “Belki ömrün bitiyor fakat hiçbir şey tamamlanmış olmuyor. Sen bugüne kadar yapacağı her şeyi yapıp da gitmiş birini tanıdın mı? Bütün hisler, gereksinimler, beklentiler yarım. Fraktalin de özelliği o, bitmiyor. O yüzden bu türlü bir tamlama kullandık.” tabirini kullandı.
Ressam Akın Ekici ise küratör Uğur Batı ile uzun vakittir bu stantları planladıklarını belirterek, “Bu hafta içinde açtığımız ikinci büyük stant. İzmit’te daha büyük, yetmiş modüllük bir stant açtık. Burada da kırk civarında eser var. Benim uzun vakitten beri çalıştığım süprematik ve fraktal biçimdeki işlerin kent yansımalarını görelim istedik.” dedi.
İstanbul ve Kocaeli’deki stantlarda yıllardır kullandığı spatula tekniğiyle ürettiği süprematik ve fraktal üsluptaki işleri sergilediklerini tabir eden Ekici, şunları kaydetti:
“Fraktallerin içerisindeki geometrik yapılar var. Birebir vakitte doğal her işin bir de tamamlanmamış hali var. Her fotoğraf tamamlanmaya her vakit muhtaç, hayatlar da o denli. O yüzden burada ona da atfettik. ‘Unfinished Things’ dedik.”
Ekici, çizgi sanatkarı İsmail Hakkı Gurbetçi, batik sanatkarı Mine Aydoğan, renk sanatkarı Gülen Turan ve baskı sanatkarı Hayrettin Susam’ın da standa özel ürettikleri yapıtlarla kendisine eşlik ettiğini anlatarak, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bu stantta şöyle bir farklılık var. Birtakım işleri, örneğin bu stanttaki dört işi farklı sanatkarlarla ortaklaşa imece tarzıyla yaptık. Yani onlar başladılar, ben tamamladım. Onlar kendi teknikleriyle alt yapısını tamamladılar, üstündeki kısmı ben tamamladım, böylelikle imece adabı yaptık ve bir fotoğrafın altından öbür bir fotoğraf çıktı. Bir fotoğrafın üstüne öteki bir fotoğraf bindi. İki sanatçı tıpkı fotoğrafta, farklı tekniklerimizi, farklı anlayışlarımızı buluşturduk. Bu çok kıymetli bir şey, çok yapılan bir şey de değil.”
Bütün izleyicileri sergiyi görmeye davet eden Ekici, “Mutlaka görmelerini dilerim. Kendi izlenimlerini not etmelerini isterim. Geri bildirimler almak isterim. Hasebiyle tüm İstanbulluları standımızda görmek isteriz.” diye konuştu.
Sergi hakkında
Akın Ekici’nin süprematik fraktal standı “Supremacy In Fractals: Unfinished Things”, yalnızca biçimsel bir soyutlama değil tıpkı vakitte mutlaklık arayışına, toplumsal ve kültürel etik tartışmalarına açılan felsefi bir pencere niteliği taşıyor.
Sanatçı, yapıtlarında süprematizmin idealize edilmiş biçimsel lisanını, kendi özgün bakışıyla birleştirerek, objeleri saf ahengin araçlarına dönüştürüyor. Ekici’nin “süprematik fraktal” anlayışıyla oluşturduğu özel koleksiyonda yağlıboya, batik, kufi ve makili eserler, lak baskılar, dokuma eserler, serigrafiler ve ipek şardonlu baskılar olmak üzere 40’tan fazla eser yer alıyor.
Ekici’nin bilhassa fraktal yapılar üzerinden bir estetik nizam kurduğu koleksiyonda, mimari ve kültürel öğeler çağdaş tekniklerle tekrar yorumlanarak, yer ve vakit kavramı, iç içe geçmiş döngülerle geometrik bir sistem içinde ele alınıyor.
Prof. Dr. Uğur Batı küratörlüğünde gerçekleştirilen stant, 19 Mayıs’a kadar ziyarete açık olacak.
