By Büyükçekmece’de 2017’de, televizyon kulesine çarparak düşen helikopterdeki 2 pilot ve 5 yolcunun hayatını kaybettiği kazaya ait kuleyi yapıp işleten inşaat firmasının 3 yetkilisinin yargılandığı davada karar açıklandı.
Bakırköy 17. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 11. duruşmaya, sanıklar ve avukatlarından katılan olmadı.
Davayı karara bağlayan mahkeme, sanıklar Osman Naci Endem ve Tamer Tunca’yı “taksirle birden fazla kişinin vefatına neden olma” hatasından 7 yıl 6’şar ay mahpus cezasına çarptırdı.
Mahkeme, uzun müddettir yakalanamayan sanık Mehmet Enis Özgül hakkındaki evrakın ayrılmasına hükmetti.
İDDİANAMEDEN
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 10 Mart 2017’de Eczacıbaşı Havacılık AŞ’ye ilişkin helikopterin saat 08.16’da Atatürk Havalimanı’ndan kalkmasının akabinde 08.20’de TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nin yakınlarındaki bir inşaat firması tarafından yapılıp işletilen kuleye çarparak düştüğü belirtilmişti.
İddianamede, helikopter kazasında kaptan pilot Alaattin Nacar ve ikinci pilot Ahmet Bulut ile Eczacıbaşı firmasında misyonlu Salim İhtimam, Rus yolcular İgor Koçhergin, Elena Badragan, Luidmila Chuprova ve Aleksandr Vanin’in hayatını kaybettiği anlatılmıştı.
Helikopterin çarptığı kulenin inşaat firmasının yetkili ortakları Mehmet Enis Özgül, Osman Naci Endem ve Tamer Tunca’nın sanık olarak yer aldığı iddianamede, olayla ilgili hazırlanan raporlara nazaran, Eczacıbaşı Havacılık AŞ’nin kazaya neden olabilecek bir kusurunun bulunmadığı kaydedilmişti.
İddianamede, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Ulaşım Emniyeti İnceleme Merkezi Başkanlığının talebi doğrultusunda Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından 6 Nisan 2017’de yapılan incelemede, televizyon kulesinin standartlar kapsamında işaretlenmediği ve ışıklandırılmadığı tarafında tespitte bulunulduğu aktarılmıştı.
Buna nazaran, kuleyi inşa eden ve işleten Endem İnşaat AŞ’nin kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğu belirtilen iddianamede, Endem, Özgül ve Tunca’nın, “taksirle birden fazla kişinin vefatına neden olma” cürmünden 2’şer yıldan 15’er yıla kadar mahpusla cezalandırılması istenmişti.
