By Denizli’nin Bozkurt ilçesine bağlı Hayrettin Mahallesi’nde yaşayan Bulgaristan muhaciri aileler, cetlerinin göç sırasında yanlarında getirdiği aksi laleleri 147 yıldır meskenlerinin bahçesinde yetiştiriyor.
1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonrası Bulgaristan’da mecburî göçe tabi tutulan Türklerden kimileri, Denizli’nin Bozkurt ilçesine bağlı Hayrettin Mahallesi’ne yerleşti. Doğdukları toprakları terk etmek zorunda kalan göçmenler, yanlarına yalnızca kullanabilecekleri kolay eşyaları ile atalarından kalan anıları alabildi.
O seyahatin tahminen de en narin yolcularından birisi Deliorman’ın (Bulgaristan’ın kuzeydoğusunda yer alan bölge) aykırı lale soğanları oldu.
Bozkurt’un Hayrettin Mahallesi’ne yerleşen göçmenler, yanlarına getirdikleri karşıt lale soğanlarını meskenlerinin bahçelerinde toprakla buluşturdu. Tam 147 yıldır açan karşıt laleler, mahallede yaşayanları her yıl nisan ayında adeta Deliorman’a götürüyor. Muhacirlerin itinayla saklayıp getirdiği soğanlar, baharda kendilerini gösterdikleri 15-20 gün boyunca geçmişin anısını yaşatıyor.
“Ters laleler o uzun ve güç seyahatin en narin misafiri olmuş”
Hayrettin Mahallesi Muhtarı Salih Aktaş, AA muhabirine, aksi lalenin kendileri için sadece estetik değil tıpkı vakitte kültürel bir miras olduğunu söyledi.
Bulgaristan’dan göç eden cetlerinin Anadolu’ya yanlarına sırf eşyalarını almadığını anlatan Aktaş, “Ters laleler o uzun ve güç seyahatin en narin konuğu olmuş. Ortadan geçen müddette büyüklerimiz bu anılara gözü üzere bakmış. Bizim için çok kıymetli olan aksi laleleri göçün anısıyla yoğrulmuş bir çiçek olarak görüyoruz. Dedelerimiz bunları Deliorman’dan getirmiş. Biz de çocuklarımıza bırakmak istiyoruz. Her yıl büyük emek veriyoruz, bunları korumak bizim vazifemiz. Yıllardır bu bizim yörenin klasik çiçeği haline geldi.” diye konuştu.
Aktaş, köylerinin her baharda zıt lalelerle hoşlaşıp şenlendiğini kelamlarına ekledi.
Yöre sakinlerinden Ayşe Aktaş da ninesinin mendil içinde getirdiği karşıt laleleri yetiştirmeye devam ettiğini vurguladı.
Atalarının mirasını sürdürdüklerinin altını çizen Aktaş, “Dedelerimiz bunu Bulgaristan’dan getirmiş. Ziyaretçiler de merak ederek geliyorlar. Yalnızca memleketimizin havası serin olduğu için burada yetişiyor. Bu laleye gelin çiçeği de diyorlar. Herkesin buraya gelip görmesini isteriz.” diye konuştu.
