By Konserve besinler, taze eserlere nazaran daha uzun raf ömrü sunar. Kolay hazırlanabilen ve ekonomik bir seçenek olarak konutların vazgeçilmezi haline gelirken, bu mühlet her vakit inançlı oldukları manasına gelmiyor. Doktor Karan Raj, konserve eserlerin bozulmuş olabileceğini gösteren üç kritik işarete dikkat çekerken, ikazda bulundu.
Raj, toplumsal medyada paylaştığı görüntüsünde inançlı olmayan kutuları nasıl tanıyacağımıza dair kimi ipuçları verdi. Öncelikle, kutunun kenarında ezik olup olmadığını denetim etmemiz gerektiğini belirtti. Eziklik, kutunun sızdırma riski taşıdığı manasına gelebilir. Etiketlerin çoklukla bu bölgeleri kapladığını söyleyen Raj, etiketleri dikkatlice çıkararak kutunun her tarafını incelemenin değerli olduğuna dikkat çekti. Şayet rastgele bir bozulma yahut hasar görüyorsa o kutunun mutlaka atılması gerektiği ve tüketilmemesi gerektiğini açıkladı.
Aynı vakitte kutunun dikiş yerinden uzak, bariz fakat keskin olmayan yan çentikler ekseriyetle önemli bir sorun yaratmayabilirken, keskin ve sivri çentikler, kutunun delinmiş olabileceğinin bir işareti olabilir. Bu türlü bir durumda, kutu katiyetle atılmalıdır. Doktor Raj, konserve kutularında dikkat edilmesi gereken bir öbür tehlikeli işaretin üst kısmına dikkat çekti. Şayet çukur derinse ve parmağınızla rahatça içine girebiliyorsanız, kutu inançlı olmayabilir. Küçük çukurlar ise çoklukla sorun teşkil etmez.
ZARARLI MİKROPLARIN ÇOĞALMASINA NEDEN OLUYOR
Öte yandan konserve kutusu ezilmiş yahut patlamaya yakın görünüyorsa katiyetle çöpe atılmalıdır. Raj, hasarlı yahut ezik kutuların her vakit tehlike oluşturmadığını ancak emin olunmadığı durumlarda, kuşkuya yer bırakmamak ismine atılmasının en inançlı seçenek olduğunu söyledi zira rastgele bir delinme, bakteri ve oksijenin kutuya girmesine neden olarak ziyanlı mikropların çoğalmasına neden olabilir.
