By Elazığ’da 2020’de meydana gelen sarsıntı ve 6 Şubat 2023’teki sarsıntılarından etkilenenlerin yaşadıkları Kırklar Mahallesi’ndeki konteyner kentin boşaltılması istendi.
Elazığ Valiliği Vilayet Afet ve Acil Durum Müdürlüğü, konteyner kent sakinlerine bu tarafta tebligat gönderdi.
Büyük çoğunluğu dar gelirli olan yaklaşık 250 ailenin kaldığı konteyner kent sakinleri, kararı protesto ettiler. Depremzedeler konteyner kentten çıkarıldıkları takdirde gidecek yerlerinin olmadığını belirterek, yetkililerden tahlil beklediklerini söylediler.
“10 BİN KİRAYA VERSEM 4 BİN LİRAYLA NE YAPACAĞIM”
Konteyner kentte yaşayan Abdullah Bağ, mağduriyetlerine tahlil bulunmasını istediklerini belirterek, şunları söyledi:
”Maraş sarsıntısından beri konteyner kentlerde oturuyoruz. Bunları bize süreksiz olarak vermişler, anlıyoruz. Tamam da şu anda bizim devletten beklediğimiz şey şu; biz fakir insanlarız, kiracı insanlarız. Bizim kiraya çıkmaya, kiralık mesken tutmaya gücümüz yetmiyor. Yani biz devlete karşı koymuyoruz. Devlet isterse bizi bugün çıkarsın. Haydi pikabı yükledik, nereye götüreceğiz? Biz bunu düşünüyoruz. Devlet madem ki bu türlü bir şey yapıyorsa, o vakit bize bir yer tahsis etsin. Desin ki ‘Kardeşim al sana benim yerim. Bu kadar. Cüzi bir kirayla gidin oturun.’ Biz bugün çıkalım, gidelim. Pekala biz nereye gideceğiz? Devlet bir bunu düşünerek kendini bizim yerimize koysun. Gariban insanları buradan çıkarmak kolay ancak gidebileceğimiz yer yok. Bugün en düşük kira 10 bin lira olmuş. Ben aslında emekliyim. 10 bin lira kiraya verirsem 4 bin lira ile ne yapacağım? Onu düşünüyorum. Burada benden daha çok gariban beşerler var, hiç geliri olmayan beşerler var.”
Bağ, kendisine mesken çıktığı halde gitmeyenler varsa onların tespit edilmesini lakin ekonomik durumu güzel olmayanların mağdur edilmemesi gerektiğini belirtti.
“ABLAMLAR YARDIM EDİYOR”
Adnan Topuz ise toplumsal yardımlarla geçinmeye çalıştığını, yıllardır iş bulamadığını, bu yüzden maddi durumunun yerinde olmadığını söyleyerek, şöyle konuştu:
”Yapacak bir şeyimiz yok. Gidecek yerimiz de yok. Çaresiz durumdayız biz. Ne yapacağımızı şaşırdık. İşimiz, maaşımız, gelirimiz yok. Aldığımız toplumsal yardım. Nereye gideceğiz? ‘Elektriği, suyu da keseceğiz’ diyorlar. Kapıları da üzerimize kapatıyorlar. Giriş çıkış da yok. Şu anki bu sistemde yaptıkları birebir İsrail’in Gazze’ye yaptıkları. Hani orada elektrik yok, su yok, besin yok, kapıları kapatmışlar ya, tıpkı işler burada. Biz de Müslümanız ve buranın halkıyız. Devletin verdiği 4 bin 500 liralık alışveriş kartı ve ablamlar yardım ediyor. Benim devletten talebim daimi bir iş ve barınma yeri.”
“23 YILDIR OY VERİYORUM”
Konteyner kentte yaşayan yüzde 48 engelli olan emekli bir vatandaş ise Elazığ Valisi’ne seslenerek, “Emekliyim, 14 bin alıyorum. En düşük kiralar 12-13 bin. Ben artık çocuklarımı nasıl okutacağım? Üniversitede okuyan kızım var. Ne yapacağım? Bize bir konut versinler. Kira öder üzere ödeyelim. Yarın sularımızı, elektriklerimizi kesecekler. Ben yüze 48 engelliyim. Ne yapayım ben? 2 bin lira ile nasıl geçim yapacağım? Valime sesleniyorum. Konutu olanları dışarı atsınlar. Elazığ’ın sahibi yok. Herkesin milletvekili var. Hepsi de yardım ediyorlar. Lakin bizim bir tane milletvekilimiz yok. 23 yıldır oy veriyorum ancak beni insan yerine koymuyorlar. Devlet vatandaşına bu türlü yapar mı?” diye konuştu.
Kalacak yeri ve eşyası bulunmadığı gerekçesiyle iki yıldır konteyner kentte kalan bir öbür kişi ise, “7 bin lira maaş alıyorum. Bununla kira veremiyorum. Eşyam yok, durumum âlâ değil. Yapamıyorum. Konutum Elazığ sarsıntısında yıkıldı. Durmadan kağıt veriyorlar, ‘Sizi çıkaracağız’ diye. Taşınmak için gücüm yok. Gücüm olmadıktan sonra nasıl taşınayım? Bir kira 10-13 bin olmuş. Ben nereden getireyim? Devletimiz yardımcı olsun, bize konut versinler” dedi.
“İMKANIMIZ YOK”
Tahliye kararından sonra mesken aradıklarını lakin bütçelerine uygun meskeni köylerde bile bulamadıklarını belirten Müzehher Keyifli da şöyle konuştu:
”2020 sarsıntısında ziyan görmüş, konteynera taşınmış beşerler da var, 2023’te ziyan görmüş buraya gelmiş beşerler da var. Hepsi bir tutuluyor şu anda esasen. Bütün kapılara kağıt asıldı, ‘7 gün içerisinde çıkarılacaksınız’ diye. Bu insanların hepsi arayışa girdiler. Herkes kiralık mesken aramaya başladı. Ahır üzere yerler bile 6-7 bin lira. Bahsettiğim yerler de bildiğiniz ahır, mecazi manada değil. Yani beşerler içine eşyalarını koyup geçebilecek yerler arıyorlar. Oraları bile tutacak imkanları yok. Bu beşerler köylere gittiler, köylerde bile bulamıyorlar. Yani şu anda beşerler konut bulamıyorlar, çözümsüzüz” diye konuştu.
Mutlu, hiç değilse okullar kapanana kadar konteynerlarda kalmak istediklerini söyledi.
AFAD’DAN AÇIKLAMA
Konuyla ilgili olarak AFAD yetkilileri tarafından yapılan açıklamada ise konteyner kentin yerleşkesinin Kolorduya ilişkin olduğu, mukavelesi biten yerin geri verilecek olması nedeniyle süreksiz barınma alanının boşaltılması gerektiği belirtildi. Yetkililer, “2-3 meskeni, arabası olduğu halde” konteyner kentte kalmaya devam edenler bulunduğunu da bildirdi.
Tahliye süreçlerinin ise kendisine konut çıkanlardan başlatılacağını belirten AFAD yetkilileri, yaşlı, hasta, dezavantajlı, engelli olanların durumuna hassasiyetle yaklaşıldığını da vurguladı.
