By TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un girişimleriyle hayata geçirilen Filistin’i Destekleyen Parlamentolar Kümesi Toplantısı’nda Gazze’deki insani krize dikkat çekilerek, milletlerarası topluma Filistin halkı için birlikte harekete geçme daveti yapıldı. Ortak deklarasyonda ise İsrail parlamentosuna memleketler arası hukuk yükümlülükleriyle bağdaşmayan tüm yasa ve yasama teşebbüslerini geri çekmesi ve 15 Ocak 2025’te Gazze’de ilan edilen ateşkes muahedesinin tüm evrelerinin uygulanmasını teminen derhal ve kalıcı bir ateşkes sağlanması davetinde bulunuldu.
Filistin’i Destekleyen Parlamentolar Kümesi Toplantısı, İstanbul’da TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un ev sahipliğinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iştirakiyle gerçekleştirildi. Toplantı öncesi Cumhurbaşkanı Erdoğan, meclis liderleriyle aile fotoğrafı çektirdi ve tek tek meclis liderleriyle selamlaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantıdaki konuşmasında Filistin davasını savunmanın yalnızca mazlum bir halkı savunmak olmadığını, Filistin’i savunmanın insanlığı, barışı ve adaleti savunmak olduğunu belirtti. Erdoğan, Filistin davasının yaklaşık bir asırdır her türlü zulme, barbarlığa ve katliama maruz kalmış bir halkın haysiyet davası olduğunu vurguladı. “Gazeteciler öldürülüyor, memleketler arası basın kuruluşları seyrediyor. Çocuklar öldürülüyor, insan hakları savunucuları seyrediyor. Sıhhat çalışanları öldürülüyor, Batı dünyası seyrediyor. Yıllardır özgürlükten, haktan, hukuktan, basın hürriyetinden bahsedenler, İsrail’in katliam siyaseti karşısında tam 18 aydır üç maymunu oynuyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, en küçük bir hadisede ambargo silahını çeken Batılı devletlerin İsrail’e karşı sessiz kaldığını vurguladı.
Erdoğan, “Nerede BBC, nerede CNN ve öbürleri? Gazze’de insanlık öldürülürken, çocuklar, bebekler, bayanlar yanarak can verirken, gazeteciler infaz edilirken bunları gören dünyada var mı? Mazlumların yanında yer almayan bir global tertip, zalimlerin oyuncağı olmaya mahkumdur. Filistinliler öldürülürken sesleri çıkmayanların, Gazze halkının işgale karşı verdiği direnişe terörizm yaftası vurarak soykırımı olağanlaştırmaya çalıştıklarını görüyoruz. Türkiye olarak bu iftiraları, bu kara propagandayı reddettiğimizi bugün bir kez daha çok net biçimde söylemek isterim” tabirini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Filistinli kardeşlerimizin kendi öz yurtlarında özgürce, öbür inançlarla barış içinde yaşamaları için elimizden gelen dayanağı vereceğiz. Tek başımıza kalsak da Filistin davasını savunmaya devam edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıyeten İslam alemini ve tüm dünyayı Filistin halkının tüm insanlık ismine yürüttüğü haysiyet çabasına dayanak olmaya, yalnızca vicdan sahiplerini değil İsrail halkını da idarelerinin kendilerini sürüklediği felakete karşı harekete geçmeye davet etti.
TBMM Başkanı Kurtulmuş: “Dünya barışının kapısı Orta Doğu’dur”
TBMM Başkanı Kurtulmuş ise, “Dünya barışının kapısı Orta Doğu’dur. O kapının anahtarı ise Filistin’in barışıdır, Filistin’in iyiliğidir, Filistin’in huzurudur” iletisini verdi. Başşehri Doğu Kudüs olan 1967 hudutlarında tam manasıyla hâkim ve tam manasıyla toprak bütünlüğü sağlanmış bir Filistin Devlet’inin er ya da geç kurulacağını belirten Kurtulmuş, bu uğurda da gayret etmeyi sürdüreceklerini bildirdi. “Yaşasın Filistin halkı, yaşasın özgür Filistin” diyen Kurtulmuş, “Gazze kimsenin babasının malı değildir. Gazze ve Filistin topraklarının tamamı Filistin halkının temiz kanlarıyla, şehitlerin kanlarıyla sulanmış vatan topraklarıdır, Filistinlilerin cet yurdudur, ana sütleri kadar helal vatanlarıdır. Her türlü ahlaktan, milletlerarası hukuktan, insaftan ve vicdandan arınmış bir formda Filistin topraklarına konmak ve buraları sayfiye yeri haline getirmek formundaki dilekler, hayaller ise insan vicdanından geri dönecek ham hayaldir, asla gerçekleşmeyecektir” dedi.
Meclis liderlerinden ortak dayanışma mesajı
Türkiye dahil 14 ülkenin yer aldığı toplantıda ulusal parlamentoların meclis liderleri da kelam aldı. Filistin Ulusal Konseyi Başkanı Rawhi Fattouh, işgale son vermek için Filistinlilerin yardım beklediklerini belirterek, “Bu savaş durmalıdır, bu işgale son verilmelidir ve iki devletli tahlile gidilmelidir zira işgal sürdükçe bu bölgede istikrarsızlık ve kaos devam edecektir” dedi.
Ürdün Temsilciler Meclisi Başkanı Ahmad Safadi, Gazze için elden gelen uğraşın gösterilmesi gerektiğini söyleyerek, “Filistin davası iki devletli tahlil üzerinde olmadıkça bölgede katiyetle bir barıştan bahsetmek kelam konusu olamaz. Bu barışın dünyaya yansıması, Filistin davasının çözülmesinden geçiyor” diye konuştu.
Katar Şura Meclisi Başkanı Hassan bin Abdulla Al Ghanim, adil ve kapsamlı bir siyasi tahlilin İsrail’in Gazze’ye yönelik taarruzlarını derhal durdurmasına bağlı olduğunu belirterek, “Uluslararası toplumu harekete geçirmeli, İsrail’i hücumlarını durdurmaya, tüzel yükümlülüklerine uymaya ve işlediği cürümler nedeniyle memleketler arası mahkemelerde hesap vermeye zorlayacak ortak bir tavır geliştirmemiz çok önemli” değerlendirmesini yaptı.
İspanya Temsilciler Meclisi Başkanı Francina Armengol Socias da toplantı için gönderdiği görüntü bildiride, Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de yaşananların “insanlığa karşı işlenen suç” niteliği taşıdığını belirterek şöyle devam etti:
“İki aylık bir ateşkes sürecinin akabinde İsrail, ateşkesi ihlal etti ve Gazze halkını bombalamaya, daha fazla çocuğu öldürmeye, sıhhat merkezlerini yok etmeye, yardım vazifelilerinin ambulansını patlatmaya devam etti. Katliam, daha da katlanılamaz bir hal aldı.”
Bahreyn Temsilciler Meclisi Başkanı Ahmed Al Musalam, Bahreyn’in her vakit Filistin davasının ve halkının yanında olduğunu bildirdi. Musalam, “İsrail her vakit Filistin halkının yasal haklarına tecavüz ediyor ve büyük bir ambargo uyguluyor” tabirlerini kullandı.
Endonezya Temsilciler Meclisi Başkanı Puan Maharani de, “Parlamenterler olarak sessiz kalma lüksüne sahip değiliz. Bizim sorumluluğumuz yalnızca seçmenlerimize değil, adalete, insanlığa, barışa karşı da sorumluluğumuz var” diye konuştu.
Malezya Temsilciler Meclisi Başkanı Tan Sri Dato Johari bin Abdul, “Malezya olarak sesimizi yükseltmeye, takviyemizi seferber etmeye ve aksiyona çağırmaya devam edeceğiz. Zira bizim için Filistin yalnızca bir dış siyaset sıkıntısı değil. Bu bir insanlık ve birebir biçimde bir şuur, bir vicdan meselesidir” halinde konuştu.
Pakistan Ulusal Meclis Başkanı Serdar Ayaz Sadık ise Filistin sorununun siyasi bir sıkıntı değil, “bir vicdan sınaması” olduğunu vurguladı. İsrail’in insani yardım konvoylarını engellediğini, kasti olarak bölgeyi bombalamaya ve insani yardım kuruluşlarının çalışanlarını dahi öldürmeye devam ettiğini belirten Sadık, “Bu bağlamda parlamentolarımızın değerli temsilcileri ve üyeleri olarak global manada daha yanlışsız bir aksiyona geçme haline, tetikleme vazifesine, sorumluluğuna sahibiz” değerlendirmesini yaptı.
Senegal Ulusal Meclisi Başkanı El Hadj Malick Ndiaye, Filistinlilerin çeyrek asrı aşkın müddettir işgal altında yaşadığını hatırlatarak, “Bu uzun vadeli trajedi karşısında sessiz kalmak cürüm ortağı olma manasına gelecektir. Harekete geçme misyonumuz var. Harekete geçmek, kınamanın yanı sıra somut tedbirler önermektir. İşte bu nedenle bugün memnuniyetle karşıladığımız bu parlamento teşebbüsü bir umut ışığıdır” dedi.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Federal Ulusal Konseyi Başkanı Saqr Ghobash, ülkesinin Filistinlilerle, bilhassa Gazze’deki halkla birlikte olduğunu ve onları desteklediğini belirterek İsrail’in Gazze’deki “aç bırakma siyasetini ve başka taarruzlarının hepsini” kınadıklarını aktardı.
Ghobash, “İki devletli bir tahlil olmazsa bölge de tıpkı halde tehlike altındadır. Hasebiyle siyasi istikametlerinde çok önemli bir halde Filistin halkının yanında yer almalıyız ve 2 milyon Filistinliyi burada korumalıyız. Filistin sorunu bu bölgedeki barışın, bölgesel istikrarın anahtarıdır ve adil tahlilin anahtarıdır. Burada bölgede artık bundan sonra kaos istenmemektedir” tabirlerini kullandı.
Cezayir Ulusal Meclis Lider Vekili Hammad Ayoub, İsrail’in hareketleriyle Filistin halkını zorla tehcir ettirmeye yönelik siyaset izlediğini belirterek, “İsrail’in ortaya koymuş olduğu cinayetler tüm insanlık tarafından görünmekte. Onun için gerçek barıştan bahsetmek istediğimiz vakit siyonist rejime karşı daima birlikte durmamız gerekiyor” dedi.
Azerbaycan Ulusal Meclisi Lider Yardımcısı Ali Ahmadov ise, “Filistin halkının kendi ülkelerinde onurlu ve güvenlik içerisinde yaşaması, bölgede istikrar ve barış içerisinde birlikte yaşamak açısından zaruridir. Azerbaycan, İsrail-Filistin sıkıntısının milletlerarası hukuk kurallarına uygun ve BM’nin ilgili kararları uyarınca çözülmesini ve Doğu Kudüs’ün Filistin’in başşehri olarak iki devletli tahlilini tek tahlil yolu olarak görüyor. Azerbaycan, İslam İşbirliği Teşkilatının üyesi olarak Gazze halkı ile dayanışma içerisinde olduğunu açıkça beyan ediyor” sözlerini kullandı.
Mısır Temsilciler Meclisi Lider Yardımcısı Ahmed Saad El Deen de Mısır olarak Gazze’nin tekrar inşası konusunda oradaki halkın yerinden edilmeyeceği biçimde plan ortaya koyduklarını aktararak insani yardımların ulaştırılması konusunda ateşkesin sağlanmasının kıymetine işaret etti. Saad El Deen, Refah Hudut Kapısı’nın İsrail tarafından kapalı olmasının, insani yardımların Gazze’ye girişinde zorluklar oluştuğunu belirtti.
Filistin’i destekleyen Parlamentolar Kümesi’nin ortak bildirisi yayımlandı
Filistin’i Destekleyen Parlamentolar Kümesi’nin yuvarlak masa toplantısı yapıldı. Toplantıda, kümenin yapısı ve çalışma yolu üzerine görüş alışverişinde bulunuldu ve ortak deklarasyon metni kabul edildi. Ortak deklarasyonda, İsrail parlamentosuna milletlerarası hukuk yükümlülükleriyle bağdaşmayan tüm yasa ve yasama teşebbüslerini geri çekmesi ve 15 Ocak 2025 tarihinde Gazze’de ilan edilen ateşkes mutabakatının tüm evrelerinin uygulanmasını teminen derhal ve kalıcı bir ateşkes sağlanması daveti yapıldı. Deklarasyonda ayrıyeten, “İki devletli tahlilin; iki bağımsız ve hükümran devletin barış ve güvenlik içinde, bölgeyle bütünleşmiş biçimde yan yana yaşamasını sağlayacak muteber, sürdürülebilir ve geri döndürülemez biçimde uygulanmasını ve Filistin halkının devredilemez haklarını gerçekleştirecek adil ve kalıcı bir barışın tesisi için Filistinli mültecilerin milletlerarası hukuk, ilgili Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ve Güvenlik Kurulu kararları ile Arap Barış Teşebbüsü çerçevesinde geri dönüş hakkının temin edilmesini talep ediyoruz. Bölgedeki tüm ulus ve devletlerin güvenliği açısından tek uygulanabilir seçeneğin iki devletli tahlil olduğunu düşünüyoruz” ifadelerine yer verildi.
TBMM Başkanı Kurtulmuş mevkidaşlarıyla görüştü
TBMM Lideri Kurtulmuş, toplantı marjında mevkidaşlarıyla ikili görüşmeler de gerçekleştirdi. Kurtulmuş, Bahreyn Temsilciler Meclisi Başkanı Ahmed Salman Al Musalam, Pakistan Ulusal Meclis Başkanı Serdar Ayaz Sadık, Senegal Ulusal Meclisi Başkanı El Hadj Malick Ndiaye, BAE Federal Ulusal Kurulu Lideri Saqr Ghobash, Katar Şura Meclisi Başkanı Hassan bin Abdulla Al Ghanim, Ürdün Temsilciler Meclisi Lideri Ahmad Safadi, Malezya Temsilciler Meclisi Başkanı Tan Sri Dato Johari bin Abdul, Filistin Ulusal Konseyi Başkanı Rawhi Fattouh ile bir ortaya gelerek, birincisi gerçekleştirilen toplantıda yürütülecek müzakerelerin Filistin davası için değerli kazanımlar elde edilmesine vesile olmasını diledi. – İSTANBUL
