By NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ve ABD’nin yeni NATO Büyükelçisi Matthew Whitaker, Perşembe günü Brüksel’deki NATO Dışişleri Bakanları toplantısında, Avrupa’daki müttefiklere Washington’un ittifaka olan bağlılığını sürdüreceği iletisini verdi.
Avrupa ülkeleri, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun, Başkan Donald Trump’ın sert ticaret adımlarına karşın Washington’un taahhütlerini yerine getireceği konusunda garanti vermesini istiyor.
Trump’ın Moskova ile yakınlaşma gayretleri ve Ukrayna üzerindeki baskısı, Avrupa’da ABD’nin NATO’da oynadığı güvenlik garantörü rolüne olan itimadı zayıflattı. Lakin Rutte, ABD’nin NATO’dan çekilmeyeceğinin altını çizdi.
‘ABD NATO’DAN ÇEKİLMEYECEK’
Washington son aylarda, artık Avrupa güvenliğine öncelik veremeyeceğini açık biçimde lisana getirdi. ABD, Avrupalı ülkelerin savunma harcamalarını önemli oranda artırması gerektiğini belirtti.
Ancak Rutte, ABD’nin Avrupa’daki askeri varlığını çekme üzere bir planı olmadığını vurguladı. “Amerika’nın burada aniden varlığını azaltma üzere bir planı yok. Lakin üstün güç olan ABD’nin öteki bölgelerle de ilgilenmesi gerektiği açık. Bu bahis uzun müddettir gündemimizde” dedi.
Whitaker ise yeni misyonuna “ittifakın tarihi açısından kritik bir anda” başladığını belirtti. ABD’nin NATO Büyükelçisi, “Başkan Trump’ın liderliğinde NATO her zamankinden daha güçlü ve tesirli olacak. Lakin NATO’nun başarısı, tüm üyelerin gereken katkıyı sağlamasına bağlı” tabirlerini kullandı.
HASSAS NOKTA, UKRAYNA
Avrupa dışişleri bakanları, Trump’ın Rusya ile başlattığı Ukrayna görüşmeleri hakkında da kelam sahibi olmak istiyor. Lakin şu ana kadar bu sürece dahil edilmemeleri rahatsızlık yaratmış durumda.
Ancak ABD’nin, Avrupa’yı bu müzakerelere sokmak üzere bir isteği ve önceliği yok. Kıdemli bir NATO diplomatı, “Bu durumu hazmetmek sıkıntı lakin gerçek bu” diyerek durumu kıymetlendirdi.
Avrupa ülkeleri Ukrayna’yı, Avrupa’nın hudut teminatı olarak pahalandırıyor. İngiltere ve Fransa, Ukrayna-Rusya hudut çizgisi boyunca bir barış gücü konuşlandırmaya hazır olduklarını daha evvel de belirtmişti. Lakin Rusya bu fikre karşı çıkmıştı.
Avrupa’nın barış müzakerelerinde olmaması, bu bahisteki nüfuzlarını büyük oranda azaltırken, Avrupa’da büyük tasa yarattı.
