By İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisinde, İSKİ’nin çalışmalarına ait soru önergeleri verildi.
İBB Meclisi mayıs ayı toplantılarının ikinci oturumu, Meclis 2. Başkanvekili Gökhan Gümüşdağ başkanlığında Saraçhane’deki belediye binasında yapıldı.
Toplantıda gerçekleştirilen İSKİ Genel Heyetinde, soru önergeleri alındı.
AK Parti’li Meclis Üyesi Musa Alibaşoğlu, İstanbul’da musluktan akan suyun içilebilir kalitede olacağı vaadine karşın bugün musluktan gelen sularla ilgili şikayetlerin arttığını söyledi.
Sık yaşanan su kesintileri ile arızalara değinen Alibaşoğlu, İSKİ faaliyet raporlarında arıtma tesislerinden çıkan suyun Dünya Sıhhat Örgütü standartlarında olduğu söylense de kalitenin altyapı nedeniyle son kullanıcıya birebir nitelikte ulaşmadığını söz etti.
Fatura okuma çalışanının özlük haklarıyla ilgili meşakkatler ve operasyonel aksaklıklar sebebiyle birçok hanede sayaçların nizamlı okunamadığını, faturaların “kıyas usulü” ile tahakkuk ettirildiğini belirten Alibaşoğlu, “Fatura okuma işçisinin özlük haklarına ait son 6 yılda ne üzere değişiklikler yapılmıştır? Sayaç okumalarının tertipli yapılmadığı ve kıyas adabı fatura kesildiği hanelerle ilgili şikayetlerin sayısı nedir? Bu uygulama İSKİ tarafından neden tercih edilmekte ve hangi tedbirler alınmaktadır?” sorularını yöneltti.
AK Parti’li Meclis Üyesi Zekeriya Koç da 2019’da İBB Başkanlığı vazifesine gelen Ekrem İmamoğlu’nun seçim kampanyalarında ve sonrasında yaptığı açıklamalarda, “İstanbul’un etraf sıhhatini ve deniz ekosistemini koruyabilmek maksadıyla ileri biyolojik atık su arıtma tesisleri inşa edeceğini” kamuoyuna taahhüt ettiğini söyledi.
Koç, İSKİ’nin 2023 yılı faaliyet raporu ve evvelki genel konsey sunumlarını incelendiklerinde bu vaatlerin büyük ölçüde yerine getirilmediğini, ileri biyolojik arıtma kapasitesinin artırılması istikametinde önemli bir yatırım yapılmadığını gördüklerini belirterek, kimi bölgelerde sadece ön arıtma seviyesinde atık suların denize deşarj edilmesinin ekolojik dengeyi ve kamu sıhhatini tehdit eder nitelikte olduğunu lisana getirdi.
İleri biyolojik arıtma yapılmadan Marmara Denizi’ne deşarj edilen su ölçüsünün yıllık bazda ne kadar olduğuna ait soru önergesi veren Koç, ileri biyolojik arıtma tesisi yatırımları için hangi projelerin planlandığını sordu.
AK Parti’li Meclis Üyesi Zeynep Vurmaz Yiğit de 2024 yılı Kontrol Komitesi bilgilerine nazaran teknik takımların sistematik biçimde pasifleştirildiğini tabir ederek, “temel hizmetler kuruma ilişkin insan kaynağıyla yapılabilecekken dışarıdan yüksek bedellerle hizmet alımına gidildiği”ne ait soru önergesi verdi.
Yiğit, önergede şu soruları yöneltti:
“2024 yılı içinde İSKİ tarafından dışarıdan hizmet alımı yoluyla çalıştırılan danışman firma sayısı kaçtır? Bu firmalara toplam ne kadar ödeme yapılmıştır? Bu firmalar hangi iş kalemlerinde misyon almıştır? Kelam konusu hizmetlerin İSKİ bünyesindeki işçi tarafından yürütülmesine pürüz bir durum bulunmakta mıdır? Teknik çalışanın direkt yerine getirebileceği altyapı kontrolü, mühendislik ölçümü, proje çizimi üzere işler ortasında dış firmalara devredilen kaç süreç tespit edilmiştir? 2019’dan bu yana geçen 5 yıllık süreçte İSKİ bünyesinde vazife yapan mühendis, tekniker, harita uzmanı ve gibisi teknik çalışanın vazife dağılımı nasıl değişmiştir? Bu takımların kaçı fiilen üretim süreçlerinin dışına itilmiştir?”
AK Parti’li Meclis Üyesi Cüneyt Tezcan ise İstanbul genelinde kayıp-kaçak su oranlarıyla ilgili soru önergesi verdi.
2019-2024 periyodunda İSKİ tarafından kayıp-kaçak su oranlarını düşürmek emeliyle altyapı yenileme, SCADA sistemi, bölgesel ölçüm, akıllı sensör teknolojisi üzere yatırımların yapılıp yapılmadığını soran Tezcan, “Mevcut kayıp-kaçak su oranları ilçelere nazaran nasıl dağılmaktadır? En yüksek ve en düşük orana sahip 5 ilçe hangileridir? 2023 yılı içinde İSKİ tarafından kaç kilometre içme suyu şebekesi yenilenmiştir? Bu çalışmalar sonucunda hedeflenen düşüş sağlanabilmiş midir? 2024-2029 periyodunu kapsayan Stratejik Plan’da İstanbul için öngörülen kayıp-kaçak su gayesi nedir? Bu amaç hangi projelerle desteklenmektedir? Kayıp-kaçak su nedeniyle oluşan yıllık maliyet kaybı yaklaşık ne kadardır? Bu kayıpların İstanbullulara yansıyan su tarifelerine tesiri nedir?” sorularını yöneltti.
Mecliste soru önergelerinin kabulüne karar verildi.
