By Son yıllarda popülerliği süratle artan yulaf sütü, veganlar, laktoz intoleransı olanlar ve sağlıklı ömür stiline odaklanan bireyler için sıklıkla tercih edilen bir alternatiftir. Kremsi dokusu ve tadıyla bilinen bu süt, kahve severlerin vazgeçilmez bir tercihi. Lakin, kimi sıhhat uzmanları yulaf sütünün görünenden çok daha fazla şeker içerdiği konusunda ikazlarda bulunuyor.
Dr. Barrett, yulaf sütündeki yüksek karbonhidrat içeriğine dikkat çekiyor. Yulaf sütü, süt eserlerinden farklı olarak protein ve yağ açısından düşük, karbonhidrat açısından ise epeyce güçlü bir içeriğe sahip. Bu durum, kan şekerinde değerli artışa neden olur. Dr. Barrett, “Yulaf sütünde yüksek karbonhidrat bulunması, kan şekerinizi daha fazla yükseltebilir. Bilhassa laktoz intoleransı olanlar için alternatif olsa da, içerdiği şeker sıhhat üzerinde olumsuz tesirler yaratabilir” formunda sözlere yer verirken, yulaf sütünün her vakit en yeterli seçenek olmayabileceği konusunda uyardı.
BAĞIRSAK SIHHATİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR
Bir öbür kaygı ise ticari yulaf sütlerinin içeriğinde bulunan tohum yağları. Bilhassa kanola yağı üzere unsurlar, kimi markaların yulaf sütlerine pürüzsüzlük ve zenginlik katmak için eklediği unsurlar ortasında yer alıyor. Dr. Barrett, bu yağların bağırsak sıhhatini olumsuz etkileyebileceğini ve mümkünse bu çeşit yağlardan kaçınılması gerektiğini belirtti.
Öte yandan yulaf sütüne alternatif olarak şekersiz badem sütü, hindistan cevizi sütü yahut meskende yapılabilen yulaf sütü üzere seçenekler de kıymetlendirilebilir.
