By CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, hayvancılık dalında yaşanan ekonomik krizi ve bu durumun üreticilere tesirleriyle ilgili açıklama yaptı.
Et üretiminin azalmasının yanı sıra hayvancılık bölümündeki ithalat bağımlılığının giderek arttığını, borçlarını ödeyemeyen üreticilerin hayvanlarından tarım makinelerine kadar tüm varlıklarının icra yoluyla satışa çıkarıldığını belirten Gürer, bu tabloyu “tarımın sürdürülebilirliğini tehdit eden bir sorun” olarak nitelendirdi.
Gürer, borçları nedeniyle hayvanlarına icra gelen üreticilerle ilgili icra dokümanlarını paylaşarak, “Nisan ayında Tekirdağ Çerkezköy’de bir üreticinin borçları nedeniyle 33 adet Malta melezi anaç keçi ve 30 adet oğlak, toplam 277 bin 338 TL muhammen bedelle icra yoluyla satışa çıkarılmıştı. Artık de benzeri bir durum Eskişehir Beylikova’da yaşanıyor. Burada 10 adet Holstein cinsi dişi sığır, 800 bin TL muhammen bedelle satışa sunuldu. Borçlarını ödeyemeyen üreticiler, ellerindeki hayvanları kaybediyor. Bu, sırf kişisel bir iflas değil, ülkemizin hayvancılık kapasitesinin direkt küçülmesidir” diye konuştu.
“TARIM MAKİNELERİ VE EKİPMANLARI İCRA YOLUYLA SATIŞTA”
Gürer, sadece hayvanların değil, üretim için hayati ehemmiyete sahip tarım makinelerinin de icra yoluyla satışa çıkarıldığını belirterek, şunları kaydetti:
“Nisan ayında Türkiye’nin dört bir yanında tarım makineleri ve ekipmanları icra yoluyla satışa sunuldu. Niğde’den sıyırıcı bıçak 3 bin TL’ye, Bursa’dan ekim mibzeri 110 bin TL’ye, Denizli’den balya makinesi 3 milyon 700 bin TL’ye satılık ilanlarıyla karşı karşıyayız. Mayıs ayında ise İzmir Foça’dan bir küme tarım makinesi, Manisa’dan zeytin yıkama makineleri ve Denizli’den balya makineleri icra süreçlerine dahil edildi. Üreticilerin bu araçlardan yoksun kalması, üretim zincirini daha da zayıflatacaktır. Mayıs ayında Tekirdağ, Sivas, Eskişehir, Bitlis, Çanakkale ve Denizli’de toplam altı besi damı satışa çıkarıldı. Bu durum, üreticilerin artık işletme yapısını dahi koruyamayacak noktaya geldiğini gösteriyor.”
“MEVCUT SİYASETLER BU YAPIYI DAHA DA ZAYIFLATMAKTADIR”
Ömer Fethi Gürer, iktidarın mevcut tarım siyasetlerinin bu krize neden olduğunu öne sürerek, şunları kaydetti:
“İcra dairelerinde hayvanlar, tarım makineleri ve hatta besi damları satışa sunuluyorsa, tarımdaki krizin varlığı görmezden gelinemez. Üreticiler borçlarını ödeyemez hale gelmişken, hayvancılık ithalatla sürdürülmeye çalışılıyor. Meğer üreticinin desteklenmesi ve yerli üretimin teşvik edilmesi gerekirken, mevcut siyasetler bu yapıyı daha da zayıflatmaktadır. Bu kriz, sırf üreticilerin değil, ülkemizin besin güvenliği açısından da dikkate alınması gereken bir durumdur. Tarım ve hayvancılık kesimi için somut tahlilci adımlar atılmalı, üreticilerin borçları ertelenmeli ve üretim süreçleri desteklenmelidir. Aksi takdirde, et üretimi azalacak, ithalat bağımlılığı artacak ve ülkemizin ziraî kalkınması ziyan görecektir. Her gelen Tarım ve Orman Bakanı, üç yılda ithalatın biteceğini tarih vererek açıklıyor. Lakin gerçekler ortada; ithalat artıyor, yerli besicimiz ise birer birer borçları nedeniyle hayvanını satıyor ve hayvancılıktan uzaklaşıyor.
Bu tutarsız siyasetlerin bedelini besici, üreticiler ödüyor. Yerli üreticiyi korumak için kâfi somut adım atılmazken, ithalat kapıları arkasına kadar açıldı. Sonuç? Üreticimiz borç batağına sürükleniyor, hayvanları icra yoluyla satılıyor, işletmeler kapanıyor. Ülkenin hayvancılık potansiyelini yok ediyorlar. İthalata harcanan milyarlarca lira, bizim besicimizin eline geçseydi bugün bu tabloyla karşılaşmazdık. Yerli üretimi desteklemek yerine ithalata bağımlı bir yapı kurdular. Yerli üretimi bitirdiler, ithalatı artırdılar. Tarım bölümünün içinde bulunduğu ekonomik darboğaz, borçlanma bilgilerindeki süratli artışla bir defa daha gözler önüne serildi. Son bir ayda tarım bölümüne ilişkin borç ölçüsü 935 milyar 936 milyon TL’den 970 milyar 137 milyon TL’ye yükselerek 34 milyar liralık bir artış kaydetti. Bu tablo, ziraî üretim yapan çiftçilerin artan girdi maliyetleri karşısında borçlanmaya mahkûm bırakıldığını ortaya koyuyor. Üreticiler, finansal yük altında ezilirken, bu borçların geri ödenememesi bölümde iflasları tetikliyor.”
