DOSTLUKTAN NERELERE…
Türkiye’nin de kesimi olduğu Türk Devletleri Teşkilatı üyelerinden 5’i Güney Kıbrıs’ta büyükelçilik açtı. Onlardan biri olan Kırgızistan ile Türkiye ortasındaki bağ ‘büyükelçilik’ kararı sonrası bir sefer daha gündeme geldi. Kırgızistan’ın 62.3 milyon dolarlık borcunu sildik. 35 milyon dolar harcayıp başşehir Bişkek’e Orta Asya’nın en büyük mescidini yaptık. Kırgız Cumhurbaşkanı Sadır Caparov’a ise elektrikli TOGG armağan ettik.
Erdoğan, Kırgız lideri Caparov’a elektrikli TOGG verdi.
‘SAHTE DEVLET’ DEDİLER
Kırgızistan, tüm bunlara evvel ‘teşekkür’ ederek cevap verdi. 4 ay sonra ise Güney Kıbrıs’ı tanıdı, Türkiye’yi “İşgalci”, KKTC’yi de “Sahte devlet” ilan etti. İYİ Parti Küme Başkanvekili Turhan Çömez, bu gelişmeyi “Türkiye’de sefalet diz uzunluğu ancak Erdoğan ulufe dağıtır üzere ‘Ben bu parayı Kırgızistan’a hibe ettim’ dedi. Sonra bir de baktık, Kırgızistan Güney Kıbrıs’ı tanıdı. Ceberut tavrın dış siyaseti budur” kelamlarıyla kıymetlendirdi.
Diyanet Vakfı’nın Bişkek’te yaptırdığı cami 35 milyon dolara mal oldu. 2 Eylül 2018’deki açılışa Erdoğan ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş katıldı.
‘ELİN OĞLU YOL ALIRKEN…’
Çömez, Güney Kıbrıs’ın Mısır ile Akdeniz’de hidrokarbon yataklarının çıkarılmasıyla ilgili mutabakat imzaladığını hatırlatıp şöyle dedi: “Hedefi Mavi Vatan. Türkiye değerli bir ittifakı kaybetti. 20 Şubat 2025’te Suriye Cumhurbaşkanı Şara, Güney Kıbrıs’la muahedeler imzaladı. Emevi Camii’nde namaz kılarken elin oğlu Suriye ve Kıbrıs’ta kıymetli aralık aldı. Rumlar silahlanırken bizimkiler KKTC’ye 5 milyar liraya saray yaptı.”